5 Ocak 2020 Pazar

Doğumgünü Gecesi

Bu yazının kelimeleri:
Doğumgünü, küpe, deri ceket, hedef tahtası, fotoğraf, tespih , orman, vazo, tenis topu, testere

Küpelerini çıkartıp kutusuna koydu Ayda, bunları kaybetmemem gerek dedi kendi kendine. Fotoğraflara bakmak için telefonu eline aldı, keyifle gülümsedi. Güzel bir gün olmuştu doğumgünü partisi de çok eğlenceli geçmişti.  Bir sürü hediye gelmişti Aralarından en çok beğendiği  özel ,tasarım bir deri ceketti . En yakın arkadaşı Mila almıştı bu ceketi , on gün önce birlikte bakmışlardı çok beğenmişti . "Zevkimi nasıl da bilir sağolsun" dedi kendi kendine .Bir de sevgilisinin aldığı kolye vardı tabi, özel bir tasarımdı, Ayda ona da bayılmıştı. Geri kalan hediyeler hep aynıydı ,hepsi neredeyse her yıl gelen hediyelerdi. İnsanların hediye alırken bir tarzı  mı vardı acaba, kendi zevkleri ne ise karşılarındaki ne sever çok da düşünmeden onu alıyorlardı belki de . Şöyle bir baktı odanın bir köşesine taşıdığı çantalara.. Kupalar, kitaplar, 1 şişe yıllanmış özel Fransız şarabı, bir minik cam heykel, birkaç buket çiçek, fotoğraf çerçeveleri, bir elbise, bir şapka.. Herşeyi yerleştirdi, çiçekleri vazolara koyup odalara dağıttı .
Ertesi sabah tenis maçı yapmaya söz verdiğini hatırladı, bu geceki parti sürprizdi ,2 yakın arkadaşı ile aralarından birinin keyfi yerine gelsin diye yemeğe gittiğini sanıyordu Ayda ama kendini partide bulmuştu, çok güzel  olmuştu ama sürprizleri severdi. Doğumgününe daha 5 gün vardı. Bir yaş daha gelip geçmişti ama iyi bir yıldı ve gelecek yıl için de şahane planları vardı. Tenis maçını iptal etmeyi aklından geçirdi, vazgeçti. 
Tenis beş yaşından beri favori spordu onun için, bir ara profesyonel olma yoluna da girmişti hatta .Ama ortaokulda gittikleri yaz tatilinde  ayağı sakatlanınca bu hayali sona ermişti . Yazlıktaki komşu çocuklarla birlikte hep yaptıkları gibi ormana doğru oynamaya gitmişler, eski bir klübünün önünde testere bulmuşlardı. Kim çalıştırıp ağaç kesmeyi başaracak diye iddiaya girmişlerdi. Hiç kimse yapamamış, son olarak sıra ona geldiğinde , kullanmayı denediği testere elinden fırlamış ayağının 3 yerinden kötü şekilde kırılmasına neden olmuştu .Böylece dünya çapında bir tenisçi olma hayali de suya düşmüştü. O günden beri kendini çok yormadan keyif için tenis oynayabiliyordu sadece.
Kazanın olduğu güne dair en iyi hatırladığı şey onu hastanede görmeye gelen dedesiydi, 2 aydır görmediği özlediği dedesini görünce çok sevinmişti. Hep iyi anlaşmışlardı zaten ,ona okumayı da tenis oynamayı da ilk olarak dedesi öğretmişti. Belki de bu yüzden tenis oynamayı bu kadar sevmişti. Çalışma odasına gitti tenis toplarına baktı şöyle bir , imzalı olanlar da vardı aralarında. Elbette yarın maça evden götürmeyecekti ,klüptekileri kullanacaklardı ama eskiden maça giderken uğurlu kabul ettiği bu imzalı topu hep yanında taşırdı. İmzalı topun olduğu kutunun yanındaki cam vazoya baktı çiçekler onu gülümsetti , bu gece her odaya koyacak kadar çok çiçek de gelmişti . Çalışma odasına pembe olanları koymuştu, aslında karanfilleri çok sevmezdi ama  renklerinden belki  nedense güzel gelmişti bu gece . Saate baktı tekrar sabahın üçü olmuştu bile, uyumadan maça gidecekti bu gidişle.
Gecenin en güzel anı, dart oyununda uzun süre sonra kazanmaktı galiba diye düşündü ,sonunda yatağa gidip uzanmayı başarınca. Nereden baksan 3 yıl olmuştu hedef tahtasının karşısına geçip dart oynamayalı ,ama takımları yenmişti işte . Doğumgünüm diye kazanmamıza izin vermiş olamazlar değil mi diye düşündü. Bu hiç tarzı değildi diğer ekiptekilerin ama , çoğu  işten arkadaşlarıydı oldukça iyi tanıyordu onları. Hepsi yapmak istese Selim yapmazdı o hırs küpü hali ile diye güldü kendi kendine. Aynı pozisyon için aday olmuşlardı bir yıl önce , ikisinden biri ekip lideri olacaktı. Ayda'nın seçildiğini duyunca zarifçe tebrik etmiş ama on dakika sonra elindeki tespihi hırsla çevirirken dağıtmıştı. Açık ofiste olmanın zararları ve yararları  vardı ,  stres de yaratıyordu
galiba. Sonradan tüm sistem değişmiş ikisi de farklı gruplara ekip lideri olmuştu birkaç  ay önce, daha kolay hale getirmişti işin bölümlere ayrılması.
Gelecek haftaki tatili düşündü birden ne kadar da iyi gelecekti bir hafta mola vermek . Sevgilisi, en yakın arkadaşları ve onların eşleri ,üç çift tatile gidiyorlardı . bir arkadaşlarının evinde bir akşam kalıp sonra mavi tura gideceklerdi hep birlikte . Yatağın yanındaki ışığı kapatırken geçen yaz çektirdikleri başucunda duran fotoğrafa baktı daha da iyi hissetti, güzel bir  tatilin hayali ile gülümseyerek uyudu .

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Hikaye içinde hikaye

Bu yazının kelimeleri :  büyüteç ,filtre ,gölge ,sırt çantası, kablo, dağ , baykuş, erguvan ,kırmızı ,twitter "En iyi hikayeler ...